KİTABIN ADI Atatürk’ün Avrasya Devleti
KİTABIN YAZARI İSMET BOZDAĞ
YAYIN EVİ TEKİN YAYIN EVİ
SAYFA SAYISI
KİTABIN ÖZETİ:
- Milliyetçilik akımının Osmanlı İmparatorluğu üzerindeki etkileri
- Atatürk’ün Avrasya Devletini kurma çalışmaları
- Türkiye- Sovyet Rusya ilişkileri
- Sonuç
GİRİŞ:
Gazi Mustafa Kemal, daha 1900’lü yılların başında Osmanlı İmparatorluğu 5,5 milyon kilometrekarelik topraklarda hüküm sürerken Balkan savaşı bile olmamışken, Selanik’teki arkadaş toplantılarında Osmanlı Devleti’nin parçalanacağını söylemiş fakat yerine neyin gelmesi gerektiğini söylememişti. Mustafa Kemal Paşa hiçbir şeyi zamanından önce açıklamamış, zamanı gelmeden oluşmasına girişmemiştir.
- MİLLİYETÇİLİK AKIMININ OSMANLI İMPARATORLUĞU ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ:
Osmanlı Devletinden Yunanlılar, Sırplar, Romenler kopmuş Bulgarlar, Ermeniler, Araplar ve Arnavutlar sabırsızlıkla sıranın kendilerine gelmesini bekliyorlardı. Parçalanmak Osmanlı İmparatorluğunun kaçınılmaz sonu idi. Bu son çok uzakta değildi Osmanlı Devleti parçalandıktan sonra bırakacağı siyasi boşluğu ne dolduracaktı? Mademki çok uluslu devletleri parçalayan milliyetçik akımları olduğuna göre, Osmanlı Devleti’nin bıraktığı siyasi boşluğu dolduracak toplum Milliyetçilik akımlarından etkilenmeyecek bir toplum olmalıydı. Bu fikir Gazi Mustafa Kemalin beynini yıllarca tırmaladı. Osmanlının bırakacağı boşluğun Anadolu yarımadasından Çin seddine kadar uzanan topraklar üzerinde dil, tarih, kültür birliği ve bütünlüğünü yaşayan toplumların kolayca bir araya gelebileceklerini düşündüğü ve ölümsüz bir devletin bu temeller üzerinde kurulabileceğini fark etti.
- ATATÜRKÜN AVRASYA DEVLETİNİ KURMA ÇALIŞMALARI:
“Dünyada şimdiye kadar başka başka milletlerin birlik kurdukları ve yüzyılları beraberce yaşadıkları görülmüştür. Bizim, kurmak istediğimiz birliğin tarihte geçmişi olan birliklerin en üstünü olmasını isteriz.”
ATATÜRK
Evet! Gazi Mustafa Kemal Paşa “Tarihte görülmüş birliklerin en üstününü” kurmak amacındaydı. Bu fikri vicdanında bir sır gibi saklıyor bütün hareketlerini o noktayı hedefleyerek gerçekleştirmeye çalışıyordu. İşte bu Atatürk’ün gözünde milli misak’tı Ülke Kurtuluş Savaşı’ndan çıkmış, düşman denize dökülmüş, vatan kurtulmuştu ancak ekonomi ve insan gücüde tükenmişti, bütçe neredeyse yok gibiydi enflasyon %250 ‘idi.
İşte böyle imkânsız bir bütçeden 1924 yılında 200.000 TL. Ödenek ayrılmış ve “Türkiyat Enstitüsü” kurulmuştu.
(200.000 TL. 200.000 altının karşılığıdır.)
Mustafa Kemal Paşa yok canından işte bu koşullar içinde “Büyük Türk Devletleri Birliği” hayali uğruna bu ölçüde fedakârlık yapmayı göze alabiliyordu ve hedefine yürümeyi tüm bu fedakarlıkları hovardalık farzedenlere rağmen sürdürüyordu.
Türkistan ve çevresindeki Türk kaynaklı toplumların hareketlerini sürekli izledi ve paralel çalımalar yaptı.
- TÜRKİYE- SOVYET RUSYA İLİŞKİLERİ:
Gazi Paşa Büyük Türk Devletleri birliği kurma çalışmalarının gizli kalmasına büyük özen gösteriyordu. Ancak Sovyetler Birliği bu folklör,etnografya,tarih düzeyinde sürdürülen çalışmalardan rahatsız oluyordu, çünkü Türkiye ile bu toplumlar arasında kurulacak ilişkiler yalnızca Sovyetlerin zararına olabilirdi çünkü, Osmanlı Devletinin defteri kapatılmış, onun yerine onun kadar güçlü ve ondan daha uzun ömürlü bir devletin defteri açılmıştı.”Türk Cumhuriyetleri Birliği”.
- SONUÇ:
Selanik günlerinden beri bir sır gibi vicdanında sakladığı bu fikir artık gerçekleşme yoluna girmeliydi. Onun için Türkiyat Enstitüsü yolunu seçmişti.
Türkiyat Enstitüsü harıl harıl çalışıyordu önce “Türk Dili Encümeni” kuruldu. Dildeki Arapça kökenli sözcükler yerine halkın içinde yaşayan Türkçe sözcüklerin yerleştirilmesi için bir ön çalışma başlatıldı. Eğer bir Türk Dünyası yeniden kurulacaksa, dili Arap ve Fars dilinin egemenliğinden kurtulmalıydı. Atatürk’ün bir diğer hedefi de tarihti, tıpkı dil encümeni gibi bir tarih encümeni kuruldu. Gazi Paşa Tarih konusunda oldukça titiz davranıyordu. Tebliğlerin hepsini dikkatle okuyup gözden geçiriyor ve bu konuda çalışan yerli yabancı uzmanlara “Türk Tarihinin Ana hatları” adını verdiği bir kitabın bölümlerini yazdırıyordu.
Mustafa Kemal tarihin devlet hayatındaki önemini çok iyi bildiği için bir yandan Dil Encümenini kurup ona dili sadeleştirme ve zenginleştirme görevi verirken bir yandan da bir Tarih Encümeni kurup onada Türk Tarihinin Orta Asya Türk Devletlerine kadar uzatılması çalışmalarına başlaması görevini veriyordu. Tüm bunlar “Atatürk’ün Avrasya Devletinin” temelini atan çalışmalar olmuştur. Ne yazık ki bütün bu çalışmalar Atatürk’ün vefatı nedeniyle yavaşlamış yarıda kalmış, hedefine ulaşamamıştır. Tüm bunlar Atatürk’ün geleceği görmedeki ustalığını ve dehasını ortaya koymaktadır.
KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ:
İsmet Bozdağ, Türk araştırmacı ve yakın tarih yazarı. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Gazetecilik Enstitüsü mezunu olup, çalışma hayatının ilk dönemlerinde memuriyet, gazetecilik ve oyun yazarlığı yaptı. Yazmış olduğu 23 oyun, 1940–1952 yılları arasında Ankara Radyosu’nda yayınlandı.
İsmet Bozdağ’ın Eserleri
Şiir:
- Üç Mum Yandı (1936)
- Gönderilmemiş Mektuplar (1941)
- Beyaz Mektuplar (2003)
Araştırma:
- Başvekilim Menderes (Bayar’la birlikte)
- Atatürk ve Eşi Latife Hanım (1972)
- Bir Çağın Perde Arkası (1972)
- Atatürk, İnönü, Bayar Çekişmeleri (1974)
- Atatürk’ün Sofrası (1974)
- Abdülhamid’in Hatıra Defteri (1975)
- Demokrat Parti ve Ötekiler (1976)
- Atatürk’ün Metodolojisi (Bayar’la birlikte, 1978)
- The Third İdea: The Veiting For (1979; Türkçesi: Üçüncü Çözüm: İslâmiyetin Sosyo Ekonomik Modeli adıyla, 1980)
- Atatürk’ün Anıları (1980)
- Kemal Tahir’in Sohbetleri (1980)
- Sovyet Marksizmi, Çin Marksizmi ve Türkiye Gerçekleri (1988)
- Atatürk’ün Evrensel Boyutları (1988)
- Bir Darbenin Evrensel Boyutları (1988)
- Bir Darbenin Anatomisi / 27 Mayıs İhtilali (1991)
- İnsanlığın Son Çerçevesi (1992)
- Demirkırat Aldatmacası (1992)
- Basın İstibdadı (1992)
- Paşaların Kavgası (1993)
- Harem Penceresinden Sultan Abdülhamid (1993)
- Değişim Şafağı (1994)
- Türkiye’de ve Dünya’da Basın İstibdadı (1994)
- Mustafa Suphi’yi Kim Öldürttü (1994)
- Osmanlının Son Kahramanları (1995)
- Abdülhamid’in Eşi Pesendun Hanım’ın Anıları (1996)
- Kültür İhtilalimiz (1999)
- Derin Devlet Cehenneminde Düşünmek Can Bahası (2001)
- Atatürk’ün Başyaveri Salih Bozok Anlatıyor Latife ve Fikriye – İki Aşk Arasında Atatürk (2005)
Antoloji:
- Divan Edebiyatında Aşk ve Çapkınlık Şiirleri (1996)