Atatürk’ün Ölümü Konu Anlatımı
Atatürk yoğun ve yorucu hayatının son günlerini de aynı yoğunlukla yaşıyordu. Savaş alanlarında, mecliste ve yurt gezilerinde geçen yorucu hayatı, genç sayılabilecek bir yaşta sağlığının bozulmasına yol açtı.
Ancak, bu dönemde de çalışmalarına devam etti. 2 Eylül 1938’de Hatay Devleti’nin kuruluşunu bir başarı olarak saydı ve kutlama mesajı yayınladı. Aynı günlerde vasiyetnamesini yazdı.
Cumhuriyetin 15.kuruluş yıl dönümü törenlerine katılamadı. Cumhuriyet Bayramı nedeniyle Türk ordusuna bir mesaj yayınladı. Mesajında Türk ordusuna duyduğu güvenden bahsetti.
1 Kasım’da TBMM’nin yeni yasama yılının açılışına da katılamadı. Mesajı mecliste Celal Bayar tarafından okundu. Atatürk, 10 Kasım 1938’de saat dokuzu beş geçe öldü. Ölümü bütün dünyada geniş yankı uyandırdı. Bütün yurda yas hâkim oldu.
Atatürk’ün ölümünden bir gün sonra toplanan TBMM, İsmet İnönü’yü Cumhurbaşkanı seçti. Atatürk’ün cenazesi 16 Kasım’da Dolmabahçe Sarayı’na getirildi. Burada halkın ziyaretine açıldı.
19 Kasım’da Prof. Dr. Şerafettin Yaltkaya tarafından cenaze namazı kıldırıldı. Daha sonra tabut Gülhane Parkı’na getirildi. Buradan da bir torpidoya alınıp Yavuz Zırhlısı ile İzmit’e oradan da trenle Ankara’ya getirildi.
Ankara’da önce TBMM’ye getirildi. 21 Kasım’da da tabut Etnografya Müzesi’ne getirilerek geçici mezara konuldu.
10 Kasım 1953’te Atatürk’ün naşı, görkemli bir törenle, Türk mühendisleri ve işçileri tarafından yapılan Anıtkabir’e nakledildi.
Atatürk’ün ölümü gerek yurt içinde gerekse yurt dışında geniş yankı buldu. Birçok devlet adamı bu büyük devlet adamının ölümünün ne denli büyük bir kayıp olduğunu anlattı.
Vasiyeti
Atatürk’ün 5 Eylül 1938 günü kaleme aldığı vasiyetnamesi.
5 Eylül 1938 günü Atatürk vasiyetini yazdı ve bütün malvarlığını belirli şartlarla, genel başkanı olduğu Cumhuriyet Halk Partisi’ne bıraktı. Kız kardeşine, manevi çocuklarına ve İsmet İnönü’nün çocuklarına para yardımı yapılmasını belirtti. Ayrıca Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumuna da belirli miktarlarda yardım yapılmasını istedi.
6 Eylül 1938’de Fransız doktor Noel Fiessinger üçüncü defa İstanbul’a geldi. Atatürk’ün karnında biriken su iyice artmıştı. O gün Atatürk’ün karnından tam altı litre su alındı. Fakat buna karşılık Atatürk’ü daha da rahatlatmak için on iki litre su alındığı söylendi. 18 Eylül 1938’de Başbakan Celâl Bayar, Dolmabahçe Sarayı’na geldi ve dört yıllık ekonomik plan dosyasını sundu. Atatürk, ülke ekonomisi için çok önem taşıyan projelerin gerçekleştirilmesi için Türkiye’nin önünde en fazla üç yıl olduğunu, bir dünya savaşı çıkacağını ve bir an önce bu projelerin hayata geçirilmesini istedi.