KİTABIN ADI Biz İnsanlar
KİTABIN YAZARI PEYAMİ SAFA
YAYIN EVİ İNKILAP
SAYFA SAYISI 426
KİTABIN KONUSU:
Aşık Olan Bir İnsanın Düşünme Kabiliyetini Nasıl Kaybettiği ve Gerçekleri Görememesi…
Peyami Safa bu çalışmasıyla Türk toplumundaki doğu-batı çatışmalarını Mütareke döneminde İstanbul’da geçen aşk temasını ele almaktadır. Romanda ele alınan diğer konular, halkın hissettiği öfke ve İstanbul’u işgal eden güçlere yardım eden kişilerdir.
KİTABIN ÖZETİ:
Kurtuluş Savaşı sırasında bazı zenginler kendi çıkarları için işgalci devletlerle temasa geçmişlerdir. Orhan o zamanlar yatılı okulda öğretmenlik yapıyor. Öğrencilerinden Tahsin, sınıf arkadaşı Cemil’in kaşına taş atar. Orhan, Cemil’in tedavisini üstlenir ve onu annesine götürür. Tahsin’in Cemil’e taş atmasının nedeni, ona “eşek Türk” diye hitap etmesidir. Orhan, Cemil’in ablası Vedia’yı köşkte görür. İlk bakışta hiçbir şey olmadığını düşünüyor ama âşık olur. Orhan, Tahsin olayından sonra okuldan istifa eder. Çünkü Orhan’a göre Cemil’in bilmeden tüm Türk halkına hakaret ettiğini düşünüyor. Artık Orhan’ı açlık ve sefalet günleri beklemektedir. Kar fırtınası olan bir akşam Orhan soğuktan yatağında uyuyamaz. Son parasıyla en yakın sokağa gidip sıcak bir çay içmek istiyor. O gidince kahve dükkânı kapanır ve yerine oturur. Kahve dükkânının erken gelmesiyle hayatı kurtulur ve öğretmenlik yıllarında en iyi anlaştığı Necati’nin evine gider. Necati, Orhan’a bir arkadaşının tercüman aradığını söyler. Artık Orhan’ın parası var. Eski anılar canlanıyor ve tekrar vedia akla geliyor. Onu unutamıyor ama Vedia ile evlenmek isteyen çok insan var. Subay olan Ahmet’i gördüğünde başına gelecekleri anlar ama aşkı galip gelir ve ne olacağı umurunda olmaz. Bu sırada Tahsin’in babası hapisten çıkar. Vedia’nın hapse girmesinin sebebi annesidir. Vedia’nın herkese âşık olması Orhan’ı korkutur. Bir an önce Vedia ile evlenmek istiyor. Vedia buna katılmıyor. Vedia’nın annesi, evinde Fransız bayrağı astığı için köylüler tarafından sevilmez. Ahmet, Vedia’dan uzaklaşmak için cepheye gider ve orada ölür. Bir gün Orhan, Vedia ile tanıştığında Vedia’nın hastanede olduğunu öğrenir ve koşarak hastaneye gider. Vedia bilinçsizce yatıyor. Orhan hasta hanede günlerce onunla kalır. Çok yorgun. Doktorların tüm ısrarlarına rağmen dinlenmeyi reddediyor. Vedia eskisinden daha iyi, ama yine de bilinci yerine gelmemiştir. İçerideki havadan sıkılan Orhan dışarı çıkmak için ayağa kalkar ama tökezler. Çok sıkılıyor. Ayağa kalkmak için tekrar hareket eder. Duvarlara tutunarak koridordan çıkar ama gözleri hiçbir şey görmez, merdivenlerden inerken dengesini kaybeder ve düşer. Vedia ertesi sabah sağlığına kavuşur.
KİTABIN ANA FİKRİ:
Bir Şeyi Ne Kadar Çok İstersek İsteyelim Sağ Duyumuzu, Mantığımızı Asla Kaybetmemeli, Her Zaman Gerçekler Doğrultusunda ve Arkadaşlarımızın Önerilerine Kulak Vererek Karar Vermeli, Duygusal Davranmamalıyız.
OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Orhan: Öğretmendir. Farklı Görüşleri Yüzünden Evden Genç Yaşta Ayrılmıştır. Arkadaşları Tarafından Sevilir Ama Biraz Dik Kafalıdır. Yakışıklı ve Laf Yapmasını Bilen Birisidir. Vedia’yı Sever. Aşırı Duygusal Bir Kişiliğe Sahiptir.
Vedia: Her Gördüğüne Aşık Olan Birisidir. Duygusal Yönden Gelişmemiştir. Civardaki En Güzel Kızdır. Fiziksel Olarak Narin Bir Yapıya Sahiptir. Arkadaşları Tarafından Sevilir. Orhan’la Birlikte Birçok Kişiye Aşıktır.
Ahmet: Kendisi Subaydır. Vedia’ya İlk Gördüğünden Beri Aşıktır. Biraz Fazla Duygusal Olduğundan Gerçekleri Göremez. Yakışıklı ve sakin Bir Kişiliğe Sahiptir. Çevresinde Sevilir.
Tahsin: Yatılı Okulun En Sessiz Öğrencisidir. Babası Hapishanede ve Annesi Ölmüştür. Zekidir Ama Fazla Konuşmaz. Yerli Halk Tarafından Çok Sevilir. Duygusal Açıdan Çok Zararlar Görmüştür Ama Belli Etmez.
Cemil: Vedia’nın Kardeşidir. Batı Kültürü Altında Yetişmektedir. Kendini Beğenmiş Olduğundan Pek Sevilmez. Burnu Havadadır. Zekidir Ama Arkadaşlarını Hor Gördüğünden Yalnızdır. Tek Dostu Onu Yetiştiren Dadısıdır.
Necati: Öğretmendir. Her Alanda Bilgisi Vardır. Arkadaşları Arasında Sevilir. Orhan’ın En İyi Dostudur. Gerçeklere Göre Karar Verir. Yardım Severdir. Milliyetçi Bir Yapıya Sahiptir.
Vedia’nın Annesi: Batı Hayranıdır. Yerli Halk Tarafından Sevilmez. Çocuklarını Batılı Gibi Yetiştirmek İstemektedir. Kocasını Kaybetmiştir. Her Gece İstila Kuvvetlerine Parti Verir. Zeki ve Kinci Bir Kişiliğe Sahiptir. Halkı Umursamaz ve Onları Küçük Görür.
KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ:
(1899- 15 Haziran 1961): Yazar. İstanbul’da doğdu. Meşhur şair İsmail Safa’nın oğludur. Düzenli bir öğrenim göremedi. Kendi kendisini yetiştirdi. 13 yaşında hayata atıldı. Posta Telgraf Nezaretinde çalıştı. Öğretmenlik (1914-1918), gazetecilik (1918-1961) yaptı. Hayatını yazıları ile kazandı. İstanbul’da öldü.
Peyami Safa’nın Eserleri
Roman:
- Gençliğimiz (1922)
- Şimşek (1923)
- Sözde Kızlar (1923)
- Mahşer (1924)
- Bir Akşamdı (1924)
- Süngülerin Gölgesinde (1924)
- Bir Genç Kız Kalbinin Cürmü (1925)
- Canan (1925)
- Dokuzuncu Hariciye Koğuşu (1930)
- Fatih-Harbiye (1931)
- Atilla (1931)
- Bir Tereddüdün Romanı (1933)
- Matmazel Noralya’nın Koltuğu (1949)
- Yalnızız (1951)
- Biz İnsanlar (1959)
Hikâye:
- Hikayeler (Halil Açıkgöz derledi, 1980)
Oyun:
- Gün Doğuyor (1932)
İnceleme-Deneme:
- Türk İnkılâbına Bakışlar (1938)
- Büyük Avrupa Anketi (1938)
- Felsefî Buhran (1939)
- Millet ve İnsan (1943)
- Mahutlar (1959)
- Mistisizm (1961)
- Nasyonalizm (1961)
- Sosyalizm (1961)
- Doğu-Batı Sentezi (1963)
- Sanat- Edebiyat-Tenkid (1970)
- Osmanlıca-Türkçe- Uydurmaca (1970)
- Sosyalizm-Marksizim- Komünizm (1971)
- Din-İnkılâp-İrtica (1971)
- Kadın-Aşk-Aile (1973)
- Yazarlar-Sanatçılar- Meşhurlar (1976)
- Eğitim-Gençlik-Üniversite (1976)
- Asır- Avrupa ve Biz (1976)
Ders Kitapları:
- Cumhuriyet Mekteplerine Millet Alfabesi (1929)
- Cumhuriyet Mekteplerine Alfabe (1929)
- Cumhuriyet Mekteplerine Kıraat (Dört cilt, 1929)
- Yeni Talebe Mektupları (1930)
- Büyük Mektup Numuneleri (1932)
- Türk Grameri (1941)
- Dil Bilgisi (1942)
- Fransız Grameri (1942)
- Türkçe İzahlı Fransız Grameri (1948)