Küresel Ortam: Bölgeler ve Ülkeler Konu Anlatımı
- Bölge Türleri ve Sınırları
- Konum ve Etkileşim
- Coğrafi Keşifler
BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ
Doğal, beşerî ve ekonomik özellikler bakımından çevresinden farklı; kendi içinde benzerlik gösteren alanlara bölge denir. Bölgeler, kullanım amaçlarına göre birbirine benzeyen alanların bir arada gösterilmesi ile ortaya çıkar. Örneğin: yaşadığımız bölgenin hangi iklim kuşağında bulunduğunu bilmek istersek, yeryüzünde bizle aynı iklim koşullarına sahip bölgelerin dağılışını gösteren bir haritaya ihtiyacımız olabilir. Böylece yaşadığımız bölgenin iklim özelliklerini Dünya’daki diğer örnekleriyle karşılaştırma imkanı bulabiliriz.
Bunun yanında yaşadığımız bölgedeki bitki örtüsünün dağılışı ülke ve Dünya genelinde aynı tür haritada incelenirse yine karşılaştırma yaparak genel bir yargıya ulaşılabilir. Bölge kavramının kesin çizgilerle belirtilmesi zordur. Çünkü bölgeler amaçlarına göre çeşitli gruplara ayrılmakta ve buna bağlı olarak bölge sınırları da amaca göre farklılık göstermektedir. Örneğin: Dünya’da iklim tiplerinin bölgelere göre dağılışını gösteren bir harita ile yer altı kaynaklarının dağılışını gösteren başka bir haritayı karşılaştırdığımızda belirgin farklılıklar olduğunu görürüz. Çünkü iklim tiplerinin dağılışında sıcaklık, rüzgâr, nem ve yağış gibi iklim elemanları ölçüt olarak alınırken, yer altı kaynaklarının bölgelere göre dağılışında arazinin jeolojik yapısı önemli rol oynar.
Bölgeler doğal, beşerî, ekonomik ve işlevsel özelliklerine göre dört grupta sınıflandırılabilir.
1- Doğal Özelliklerine Göre Bölgeler
• Yeryüzü şekillerine göre
• İklim tiplerine göre
• Bitki örtüsüne göre
• Su özelliklerine göre
• Toprak özelliklerine göre
• Doğal afet bölgeleri
2- Beşerî Özelliklerine Göre Bölgeler
• Nüfus özelliklerine göre
• Yerleşme özelliklerine göre
• Konut yapı özelliklerine göre
• Siyasi-askerî özelliklerine göre
• İdari özelliklerine göre
• Planlama özelliklerine göre
• Kültür ve dinî özelliklerine göre
3- Ekonomik Özelliklerine Göre Bölgeler
• Tarım özelliklerine göre
• Sanayi özelliklerine göre
• Madenlere göre
• Turizm özelliklerine göre
• Serbest ticaret özelliklerine göre
• Ulaşım özelliklerine göre
• Karma bölgeler
4- İşlevsel Özelliklerine Göre Bölgeler
• Mülki idari özelliklerine göre
• Yerel yönetim özelliklerine göre
• Kamu kurumlarının hizmet özelliklerine göre
- Doğal Özelliklerine Göre Bölgeler
- Yeryüzü şekillerine göre bölgeler
Yeryüzü birbirinden farklı yer şekillerinden oluşmuştur. Bölgelerin yapısı dağlık olabilirken, ova ve platolarla da kaplı olabilmektedir. Bu bölgeler, yeryüzü şekillerinin özelliklerine göre belirlenmiş doğal bölgeleri kapsar. Örneğin İskandinavya, Himalayalar, Andlar, Kayalıklar ve Alpler dağlık bölgeler; Amazon, Ganj, Mississippi ve Kongo havzaları ile Doğu Avrupa, Orta Asya, Avustralya düz-ovalık bölgeler içinde yer alır. - İklim tiplerine göre bölgeler
İklim bölgelerinin sınıflandırılmasında sıcaklık, nem ve yağış gibi iklim elemanlarının özellikleri doğrudan rol oynamıştır. Bu bölgeler, benzer iklim özelliklerinin görüldüğü doğal bölgeleri kapsar.
Sıcaklık kuşaklarına göre iklim tipleri şöyle sıralanabilir:
Sıcak Kuşak iklimleri: Ekvatoral, Savan (yazın yağışlı tropikal), Muson ve Subtropikal Çöl iklimi,
Ilıman Kuşak iklimleri: Akdeniz, Ilıman Okyanusal, Step ve Karasal iklim,
Soğuk Kuşak iklimleri: Tundra ve Kutup iklimi. - Bitki örtüsüne göre bölgeler
İklimi farklı olan bölgelerin bitki örtüsü de farklı olur. Nemli ve yağışlı yerlerde ormanlık bölgeler, kurak ve az yağışlı yerlerde ise seyrek bitki örtüsü olan bölgeler bulunur. Bu bölgeler, bitki örtüsüne bağlı olarak oluşturulan doğal bölgeleri kapsar. Flora bölgesi olarak da bilinir. - Su özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, su kaynaklarının özelliklerine göre oluşturulmuş doğal bölgeleri kapsar. Okyanus, deniz, göl ve akarsuların her biri ayrı bir hidrografik bölgedir. - Toprak özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, toprakların sınıflandırılması ile oluşturulan doğal bölgeleri kapsar. - Doğal afet bölgeleri
Bu bölgeler, doğal afetler sonucunda oluşan bölgeleri kapsar. Deprem ve heyelan bölgeleri, doğal afet bölgelerine örnek verilebilir.
- Beşerî Özelliklerine Göre Bölgeler
- Nüfus özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, nüfus miktarı ve dağılışı dikkate alınarak oluşturulan beşerî bölgeleri kapsar. - Yerleşme özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, yerleşmeyi etkileyen faktörler göz önüne alınarak oluşturulan beşerî bölgeleri kapsar. Dünyada Güneydoğu Asya kıyıları, ülkemizde ise Çatalca-Kocaeli yarımadaları yoğun yerleşme bölgelerine örnek verilebilir. - Konut yapı özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, konut yapı özelliklerine göre oluşturulan beşerî bölgeleri kapsar. Ekvatoral bölge ahşap, çöller kerpiç, volkanik alanlar ise taş mesken bölgelerine örnek verilebilir. - Siyasi-askerî özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, siyasi sınır ve örgütler ile askerî özelliklere göre oluşturulan bölgeleri kapsar. - İdari özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, yönetim bölgeleri olarak da bilinir. Belirli siyasi ölçütlere göre oluşturulmuş yönetim alanlarını kapsar. - Planlama özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, belirli alanların coğrafi özellikleri göz önüne alınarak oluşturulan bölgeleri kapsar. Bu bölgelerin coğrafi özelliklerine göre planlama veya yatırımlar yapılır. Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Bölgesi, Doğu Karadeniz Projesi (DOKAP) Bölgesi ve Konya Ovaları Sulama Projesi (KOP) Bölgesi ülkemizde planlama bölgelerine örnek verilebilir. - Kültür ve dinî özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler; dil, din, ırk ve kültür özelliklerine göre oluşturulan bölgeleri kapsar. İslam Kültür Bölgesi, Avrupa Kültür Bölgesi, Latin Amerika Kültür Bölgesi ve Türk Kültür Bölgesi gibi.
- Ekonomik Özelliklerine Göre Bölgeler
- Tarım özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, tarımsal faaliyetlere göre belirlenen ekonomik özelliği olan bölgeleri kapsar. Çin, Hindistan, ABD, Kanada, Arjantin gibi - Sanayi özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, sanayi faaliyetlerine bağlı olarak oluşturulan bölgeleri kapsar. Kuzeybatı Avrupa, Rusya – Ukrayna, ABD – Kanada, Doğu – Güneydoğu Asya gibi - Madenlere göre bölgeler
Bu bölgeler, maden türlerine göre oluşturulan bölgeleri kapsar. Ortadoğu, Rusya – Urallar, Çin – Avustralya, Kanada, ABD gibi. - Turizm özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, turizm faaliyetlerine göre oluşturulan bölgeleri kapsar. - Serbest ticaret özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler, dış ticaret için oluşturulan özel bölgeleri kapsar. Ülke genelinde uygulanan ekonomik düzenlemeler, bu bölgelerde kısmen ya da tamamen devre dışı bırakılır. - Ulaşım özelliklerine göre bölgeler
Bu bölgeler; hava yolu, demir yolu, kara yolu ve deniz yolu özelliklerine göre oluşturulan bölgeleri kapsar. - Karma bölgeler
Bu bölgeler, birden fazla işlevin ön plana çıktığı bölgeleri kapsar. Örneğin İstanbul; ticaret, eğitim, sağlık, turizm, kültür ve sanayi bölgelerinin tamamında yer alır.
- İşlevsel Özelliklerine Göre Bölgeler
Bu bölgeler ekonomik ve kültürel bakımdan yerel, bölgesel, ulusal ve küresel anlamda diğer bölgelerle etkileşim içinde olan etkin bir yapıya sahiptir.
- Mülki idari özelliklerine göre bölgeler
İl, ilçe ve köy gibi idari anlamda oluşturulan Bölgelerdir - Yerel yönetim özelliklerine göre bölgeler
İl özel idareleri ile belediyelere ait yönetim alanlarını gösteren bölgelerdir. - Kamu kurumlarının hizmet özelliklerine göre bölgeler
Bazı kamu kurumları tarafından planlanan hizmetlerin ülke genelinde daha kontrollü biçimde yürütülmesini sağlamak amacıyla oluşturulan bölgelerdir. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Karayolları Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü ve Türkiye Radyo Televizyon Kurumu ülkemizde hizmet bölgeleri bulunan kamu kurumlarından bazılarıdır.
BÖLGE SINIRLARI
Bölge sınırları, bölgeyi oluşturma amaç ve ölçütlerine göre değişiklik gösterebilir. Doğal özelliklere (yer şekilleri, iklim, su durumu, bitki örtüsü vb.) bağlı olarak oluşturulan bölgelerin sınırlarının değişmesi çok uzun zaman alabilir. Ancak beşerî ve ekonomik özelliklere (tarım, nüfus vb.) göre oluşturulan bölgelerin sınırları kısa sürede değişebilir. Hatta bazı bölgeler, tarihî süreç içerisinde ortadan kalkarak yapılan yatırımlarla yeni bölgelere dönüşebilir (DOKAP). Bazı bölgelerin sınırları birbiriyle örtüşürken bazılarınınki tamamen birbirinden farklı olabilir. Örneğin ılıman iklim bölgeleri, yoğun nüfuslu bölgeler ve gelişmiş ulaşıma sahip bölgelerin sınırları birbirleriyle örtüşmektedir.
Genç oluşumlu araziler ile taş kömürü çıkarma alanları bölgesinin sınırları ise örtüşmemektedir. Bazı bölgelerin sınırları tam olarak belliyken bazı bölgelerin sınırları tam olarak belli değildir. Örneğin ülkemizin siyasi sınırları kesin hatlarla bellidir. Ancak Akdeniz iklimi ile karasal iklim arasındaki sınırlar kesin olarak belirlenemez.
NOT:
Genellikle;
• Akdeniz ikliminde yer alan bölgelerle yaz turizminin görüldüğü bölgelerin
• Nüfusun yoğun olduğu bölgelerle ulaşımın geliştiği bölgelerin
• Maden bölgeleriyle sanayi bölgelerinin
• İklim bölgeleriyle bitki örtüsü bölgelerinin birbirleri ile çakıştığı görülür.
BÖLGELER VE ÜLKELER
Bölgelerin çeşitli ölçütlere göre oluşturulabileceğini daha önce öğrenmiştiniz. Bir devletin egemenliği altında bulunan topraklara ülke denir. Bu tanımdan hareketle ülke, egemenlik sınırları ile bir bölge olarak düşünülebilir.
Dünyadaki ülkeler, farklı özelliklere sahip olmakla birlikte bazı ülkeler benzer özellikler de taşımaktadır. Bu nedenle benzer özelliklere sahip olan ülkelerin oluşturduğu bölgeler de bulunmaktadır. Örneğin ekonomisi güçlü olan devletlerin oluşturduğu bir siyasi bölge olan G20 sınırları içerisinde; ABD, Rusya, Almanya ve Japonya gibi ülkelerin yanında ülkemiz de yer almaktadır.
Konum ve Etkileşim
Ülkelerin Ekonomisinin Gelişmesinde Etkili Olan Faktörler
- Gelişmişlik seviyesinin belirlenmesinde genellikle ülkelerin ekonomik özellikleri değerlendirilir.
- Birleşmiş Milletlerin yaptığı sınıflamaya göre gelişmişlik seviyesi için temel ölçüt kişi başına düşen millî gelirdir.
- Buna göre kişi başına düşen millî gelirin 1.000 ile 10.000 dolar arasında olduğu ülkeler gelişmekte olan ülkeler; 10.000 doların üzerinde olduğu ülkeler ise gelişmiş ülkeler olarak belirlenmiştir.
Ülkelerin ekonomik özelliklerinin farklı olması üzerinde hem doğal ortam şartları hem de beşeri faktörler etkili olmaktadır.
- Doğal ortam şartları
- Yer şekilleri
- İklim koşulları
- Su kaynakları
- Deniz ve okyanusa göre konum
- Beşeri faktörler
- Sermaye
- Eğitim
- Teknoloji
- Nitelikli iş gücü
Gelişmiş ve Gelişmekte Olan Ülkelerin Karşılaştırılması
Gelişmiş Ülkelerin Özellikleri
- Gelir dağılımı daha dengelidir.
- Kişi başına düşen millî gelir yüksektir.
- Nüfusun büyük bir bölümü sanayi ve hizmet sektöründe istihdam edilir. Tarım sektöründe çalışanların oranı azdır.
- Nüfus artış hızı düşüktür.
- Sağlık ve eğitim hizmetleri gelişmiştir.
- Altyapı gelişmiştir.
- Tarımda modern yöntemler kullanılır.
- Araştırma geliştirme faaliyetlerine ayrılan kaynak yüksektir.
- Doğum ve ölüm oranları düşüktür.
- Kentsel nüfus fazladır.
- Nitelikli iş gücü fazladır.
- Okuryazarlık oranı yüksektir.
- Teknolojik imkânlar fazladır.
- Toplumun geneli çekirdek ailelerden oluşur.
Gelişmekte Olan Ülkelerin Özellikleri
- Gelir dağılımı dengesizdir.
- Kişi başına düşen millî gelir düşüktür.
- Nüfusun büyük bir bölümü tarım sektöründe istihdam edilir. ,
- Nüfus artış hızı yüksektir.
- Sağlık ve eğitim hizmetleri yetersizdir.
- Altyapı yetersizdir.
- Tarımda ilkel yöntemler kullanılır.
- Araştırma geliştirme faaliyetlerine ayrılan kaynak düşüktür.
- Doğum ve ölüm oranları yüksektir.
- Kırsal nüfus fazladır.
- Nitelikli iş gücü azdır.
- Okuryazarlık oranı düşüktür.
- Teknolojik imkânlar azdır.
- Toplumun geneli geniş ailelerden oluşur.
Enerji Güzergahları ve Etkileri
Petrol ve Doğal Gazın Deniz Yoluyla Taşınması
Hürmüz Boğazı
- Basra Körfezi ile Hint Okyanusu’nu birbirine bağlayan Hürmüz Boğazı, Körfez ülkelerinin petrollerinin dünya pazarlarına taşındığı çok önemli bir boğazdır.
- 2016 verilerine göre günde yaklaşık 19 milyon varillik petrolün geçişi Hürmüz Boğazı sayesinde gerçekleşir.
- Bu boğazdan geçen petroller ABD, Japonya, AB ülkeleri, Çin ve diğer Asya-Pasifik ülkelerine ulaşır.
- Hürmüz Boğazı stratejik konumu ve ekonomik öneminden dolayı başta İran-Irak Savaşı olmak üzere ülkeler arası pek çok çatışmaya sahne olmuştur.
Malakka Boğazı
- Hindistan, Endonezya ve Çin’i deniz yoluyla birbirine bağlayan boğazdan 2016 yılında günde ortalama 16 milyon varil petrol Japonya, Çin ve diğer Asya Pasifik ülkelerine ulaşmıştır.
- Malaka Boğazı’nda enerji trafiğini etkileyecek boyutta çatışmalar olmasa da bu hatta yaşanan tanker kazalarının verdiği ekolojik zararlar büyük bir sorun teşkil eder.
- Ayrıca boğazdan geçen gemilerin sık sık deniz korsanlarının saldırısına uğraması deniz trafiğini aksatır.
Süveyş Kanalı
- Akdeniz ile Kızıldeniz’i birbirine bağlayan kanalda 2016 verilerine göre günlük ortalama 5,5 milyon varil petrol taşınmaktadır.
- Suudi Arabistan, Körfez ülkeleri ve Asya Kıtası çıkışlı petroller bu kanal vasıtasıyla Amerika ve Avrupa’ya ulaşır. Geçmişte 1956-1957 Kanal Krizi ve Altı Gün Savaşı gibi siyasi çatışmaların odağı olan kanal, Orta Doğu ve Mısır’daki politik sorunlara sahne olmaktadır.
Bab-ül Mendep Boğazı
- Hint Okyanusu ile Kızıldeniz’i birbirine bağlayan boğazdan 2016 yılı verilerine göre günlük ortalama 5 milyon varil petrol Amerika ve Avrupa pazarlarına ulaşır.
- Boğazın Sudan, Somali, Etiyopya, Eritre ve Yemen gibi sıcak çatışma bölgeleri arasında yer alması güvenlik açısından sorun teşkil etmektedir.
İstanbul ve Çanakkale Boğazları
- İstanbul Boğazı, Asya ile Avrupa kıtalarını birbirine bağlayan önemli bir noktadadır. Çanakkale Boğazı ise Marmara Denizi ve İstanbul Boğazı yoluyla Karadeniz’deki ülkelerin Akdeniz’e ve açık denizlere bağlantısını sağlayan stratejik bir boğazdır.
- Hazar Denizi, Rusya ve Kazakistan petrollerinin Avrupa’ya taşınmasını sağlayan İstanbul Boğazı’ndan 2016 yılı verilerine göre günlük ortalama 2,4 milyon ton varil petrol taşınmıştır.
- Yılda ortalama 50.000’in üzerinde geminin geçiş sahası olan İstanbul Boğazı dünya petrollerinin taşınması için önemli bir koridordur.
Petrolün Boru Hatları Yoluyla Taşınması
- Dünya petrollerinin boru hatları ile taşınması hem ekonomik hem de politik boyutu olan bir sistemdir.
- Boru hatları, petrolün çıkarıldığı ülkeden tüketildiği ülkelere doğru olan güzergâhtaki diğer ülkeleri de ilgilendirdiği için iki ya da daha çok ülkenin sınırlarından geçtiği durumlarda ülkeler arası gerginlikler yaşanabilmektedir.
- Bu sistem, bazı ülkeler arasında rekabet konusu olup bazen de eskiden var olan siyasi çekişmelerin boyutunu da yükseltebilir.
- Bu nedenlerden dolayı enerjinin tüketim alanlarına sorunsuz bir şekilde ulaşabilmesi ekonomik ve küresel ölçekte önem arz eder. Başlıca petrol boru hatları şöyledir:
- Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) Boru Hattı
- Druzba Boru Hattı Sistemi
- CPC Boru Hattı
- Hazar Havzası Alternatif Boru Hatları
Doğal Gazın Boru Hatları Yoluyla Taşınması
- Isınmanın yanı sıra elektrik üretiminde de kullanılan doğal gaz, ülkelerin ekonomik büyümelerinde önemli bir etkiye sahiptir.
- Doğal gaz kaynağına sahip olmayan sanayileşmiş Avrupa ülkeleri bu kaynak için Rusya’ya bağımlıdır.
Dünyadaki başlıca doğal gaz boru hatları şöyledir:
- Yamal-Avrupa 1
- Ukrayna Boru Hatları
- Brotherhood
- SoyuzMavi Akım (Blue Stream)
- Bakü-Tiflis-Erzurum (BTE) Doğal Gaz Boru Hattı
- Yeşil Akım (Green Stream)
- Langeled
Enerji Koridoru Türkiye
Türkiye’deki doğal gaz boru hatları ve projeleri
- Rusya -Türkiye Doğal Gaz Boru Hattı (Batı Hattı)
- Mavi Akım Gaz Boru Hattı • Doğu Anadolu Doğal Gaz Ana İletim Hattı (İran – Türkiye)
- Bakü-Tiflis-Erzurum Doğal Gaz Boru Hattı
- Türkiye-Yunanistan Doğal Gaz Enterkonneksiyonu
- Trans-Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi
- Türk Akım Gaz Boru Hattı Projesi
Türkiye’deki Petrol Boru Hatları
- Irak-Türkiye Ham Petrol Boru Hattı
- Bakü-Tiflis-Ceyhan Ana İhraç Ham Petrol Boru Hattı
Türkiye’deki Transit Boru Hatları ve Projeleri
- Irak-Türkiye Ham Petrol Boru Hattı
- Bakü-Tiflis-Ceyhan Ana İhraç Ham Petrol Boru Hattı
- Trans-Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP)
- Türk Akım Gaz Boru Hattı Projesi
Ülkeler Arası Etkileşim: Sıcak Çatışma Bölgeleri
İnsanlık tarihi boyunca ülkeler ve topluluklar arasında yaşanan çatışmalar günümüzde de devam etmektedir.
Bu çatışmaların belli başlı nedenleri şu şekilde sıralanabilir:
- Sanayi Devrimi’nden sonra ortaya çıkan sömürgecilik faaliyetleri, Avrupa ve ABD’de zenginlik ve ekonomik gelişmeye neden olurken sömürülen ülkelerde yoksulluğu ve ekonomik eşitsizliği artırmış ve çatışma için büyük bir gerginlik potansiyeli oluşturmuştur.
- Bu ülkeler siyasal bağımsızlıklarını kazanmalarına rağmen geçmişteki sömürgecilik faaliyetlerinin izlerini hâlâ taşımaktadır.
- Emperyalist devletlerin belirlediği sınırların bölgede yaşayan toplumların etnik sınırlarıyla örtüşmemesi ve dolayısıyla beklentilerini karşılayamaması bu durumdan memnun olmayan kesimler arasında çatışmaya neden olmaktadır.
- Doğal kaynakların sınırlılığı günümüz çatışmalarının önemli nedenlerindendir. Petrol, kömür, doğal gaz gibi fosil yakıtları ve stratejik yer altı kaynaklarını ele geçirme, üretimi ve pazarlamasını kontrol etme çabaları ülkeler arasında çatışmalara neden olmaktadır.
- Sınır anlaşmazlıkları, su sorunu, küresel iklim değişimi ve kuraklık gibi faktörler günümüz çatışmalarına neden olan diğer faktörlerdir.
- Irak Sorunu:
- Irak, sahip olduğu önemli petrol rezervlerinden dolayı yakın geçmişte Orta Doğu’nun en büyük çatışma bölgelerinden biri olmuştur.
- Irak-İran Savaşı, 1990’da Irak’ın Kuveyt’i işgal etmesi ve sonrasında Irak’a karşı gerçekleştirilen Körfez Harekatı, 2003 yılında ABD’nin Irak’ı işgal etmesi günümüze kadar devam eden çatışmaları beraberinde getirmiştir.
- Ukrayna İç Savaşı:
- 2013 yılının Kasım ayında iç çatışmalarla başlayan Ukrayna krizi, bugün ABD, AB ve Ukrayna ile Rusya arasında sürmekte olan bir uluslararası güç mücadelesine dönüşmüştür.
- Rusya’nın Avrupa’ya sattığı doğal gazının yaklaşık %80’lik kısmının Ukrayna üzerinden taşınması krizin önemli nedenlerindendir. 2014 yılında Kırım’ın Rusya’ya bağlanması sorunu derinleştirmiştir.
- Afganistan:
- Hazar ve Orta Asya petrollerinin taşınması konusunda stratejik öneme sahip olan Afganistan son yüzyıl içerisinde önemli çatışma ve işgallere sahne olmuştur.
- Küresel güçlerin ilgi odağı olan Afganistan, 1979 yılında Sovyetler Birliği tarafından işgal edilmiştir. 2001 yılına gelindiğinde ise ABD müdahalesine uğramıştır.
- İşgallerin fiilen sona ermesine rağmen Afganistan’da iç karışıklar hâlâ devam etmektedir.
- Yemen Sorunu:
- 2011 yılında meydana gelen ayaklanma sonucunda ortaya çıkan Yemen krizi günümüzde hâlâ devam etmektedir.
- Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn, Kuveyt ve İran’nın çatışmalara müdahil olmasıyla uluslararası bir sorun hâline gelmiştir.
- Yemen’deki çatışmaların en önemli sebebi Aden Körfezi’nin kontrolünün bu bölgede olmasıdır.
- Filistin-İsrail Sorunu:
- Filistin toprakları İslamiyet, Hristiyanlık ve Yahudilik dinleri için kutsal sayılan önemli mekânlara sahiptir.
- Bu topraklar üzerinde 1948 yılında İsrail Devleti’nin kurulması ve yayılmacı politika izlemesi günümüze kadar süren çatışmalara neden olmaktadır.
- İsrail-Filistin sorunu, dünyanın en uzun süren ve krizlere açık anlaşmazlıklarından biridir. 2017 yılında birçok ülkenin karşı çıkmasına rağmen ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması sorunu daha da derinleştirmiştir.
- Nijerya Sorunu:
- Petrol rezervinin 31 milyar varili geçtiği tahmin edilen Nijerya, zengin petrol yataklarının kontrolünü elinde bulundurmak isteyen güçler arasındaki çatışmaların merkezindedir.
- Batılı şirketler, hükûmetler ve bölge halkı arasında süren petrol sorunu ile yaşanan askerî darbeler neticesinde binlerce insan hayatını kaybetmiş ve yaşadığı bölgeyi terk etmiştir.
- Nijerya’daki petrol sorunu günümüzde de hâlâ devam etmektedir.
- Doğu Türkistan Sorunu:
- Çin’in kuzeybatısında yer alan Doğu Türkistan; zengin doğal kaynakları, tarıma elverişli toprakları ve coğrafi konumu itibarıyla jeostratejik ve jeopolitik bir öneme sahiptir.
- Geçmişten bugüne Uygur Türklerinin anavatanı olan Doğu Türkistan, 1949’da Çin’de kurulan hükûmetin kontrolü altına girmiştir.
- Çin, bölgeye Han Çinlilerini sistematik olarak yerleştirip Doğu Türkistan’daki Uygur Türklerini asimile etmek istemektedir. Bu durum bölgeyi bir çatışma merkezi hâline getirmiştir.
- Günümüzde de devam eden Doğu Türkistan’daki etnik çatışmalar, binlerce sivilin hayatını kaybetmesine sebep olmaktadır.
- Suriye Krizi:
- 2011 yılında çatışmaların başladığı Suriye’deki karışıklık günümüze kadar artarak devam etmiştir.
- Çatışmalarda 500 binden fazla Suriyeli hayatını kaybetmiş, 6 milyon civarında kişi ülke içinde yerlerinden edilmiş, 5 milyona yakın Suriyeli komşu ve diğer ülkelere sığınmıştır.
- Azerbaycan-Ermenistan Çatışması:
- Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra Azerbaycan toprağı olan Karabağ bölgesinin Ermenistan tarafından işgal edilmesi iki ülke arasında sıcak çatışmaların yaşanmasına neden olmuştur.
- Bu çatışma sonrasında Azerbaycan topraklarının yaklaşık %20’si Ermenistan işgaline uğramıştır.
- Çatışmalardan yaklaşık 1 milyon Azerbaycan vatandaşı etkilenmiştir. İki ülke arasındaki gerginlik günümüzde devam etmektedir.
Coğrafi Keşifler
- Avrupalıların 15. yüzyılın başlarında yeni ticaret yolları bulmak için başlattıkları keşif hareketlerine “Coğrafi Keşifler” adı verilir.
Coğrafi Keşiflerin Sebepleri
- Pusulanın kullanılması ve gemicilik sanatındaki ilerlemeler
- Coğrafya bilgisinin geliştirilmesi cesur gemicilerin yetişmesi
- Ticaret yollarının (İpek ve Baharat Ticaret Yolları) Osmanlı Devleti’nin eline geçmesi
- Doğu ülkelerinin zenginliği ( Marco Polo’nun eseri etkili olmuştur )
Yapılan Keşifler
- Ümit Burnu’nun bulunması (1487)
- 1487 yılında Portekizli Bartelmi Diaz, Afrika’nın güney ucuna ulaşarak Ümit Burnu’nu bulmuştur.
- Amerika’nın keşfi(1492)
- 1492 yılında Kristof Kolomb İspanya Kralının verdiği üç gemi ile sürekli batıya giderse Hindistan’a varacağı düşüncesi ile yola çıktı. Yoluna bilinmeyen bir kara çıkacağını hesaplamamıştı. 2 ay sonra Amerika’nın batısındaki Bahama Adalarına ulaştığında buranın Hindistan’ın doğusu olduğunu sandı. Ölümüne kadar yeni bir kıta keşfettiğini anlayamadı.
- 1507 yılında İtalyan Americo Vespuçiburanın yeni bir kıta olduğunu fark etti. Yeni kıtaya onun adı verildi.
- Hint Deniz Yolunun bulunması (1498)
- 1498 yılında Portekizli Vasko dö Gama Ümit Burnunu geçerek Hindistan’ın Kalküta limanına vardı ve Hint Deniz Yolu Portekizlilerin eline geçti.
- Dünyanın dolaşılması (1519 – 1522)
- 1519 yılında Portekizli Macellan Atlas Okyanusuna açılarak Amerika’nın güneyine ulaştı. Kendi adını verdiği boğazı aşarak Büyük Okyanusa geçti. Filipin Adalarında yerli halkla yaptığı savaşta öldü.
- İkinci KaptanDel Kano Ümit Burnunu dolaşarak 1522 yılında İspanya’ya döndü.
- Böylece dünyanın yuvarlak olduğu ispatlanmıştır.
Coğrafi Keşiflerin Sonuçları
Siyasi ve Ekonomik Sonuçları
- Yeni ülkelerin keşfedilmesi ile Sömürgecilik gelişti.
- Portekiz ve İspanyollarla başlayan sömürgeciliğe daha sonra İngiltere, Fransa ve Hollanda’da katıldı.
- Baharat ve ipek yolları önemini kaybetti. Akdeniz’deki limanlar eski canlılığını yitirdi.
- Doğudan yeni keşfedilen yerlerden Avrupa’ya bol miktarda altın, gümüş gibi değerli eşyalar geldi.
- Avrupa zenginleşti.
- Türk ve İslam âlemi (özellikle Osmanlı Devleti) ekonomik olarak olumsuz etkilendi.
Dini Sonuçlar
- Hıristiyanlık yeni keşfedilen yerlere yayıldı.
- Dünyanın düz olduğunu söyleyen din adamlarına güven sarsıldı.
Bilimsel Sonuçlar
- Yeni kıtalar, ırklar, hayvanlar, bitkiler tanındı.
- İnsanlarda araştırma ve yeni şeyler öğrenme merakı uyandı.